21 Mart 2012 Çarşamba

Muhteşem Yüzyıl

Muhteşem Yüzyıl’ın Milli Gazete’deki haberi, taraflı bir bakış açısıyla yazılmıştır. Bu bakış açısını daha haberin en başında, manşetinde görebiliyoruz: “Muhteşem Yüzyıl TUDORS'un çakması çıktı...” Oysa ki bir haberi yazan kişi,kendi düşüncelerini yazdığı habere yansıtmaması gerekir. Biz burda, yazarın üslubundan onun düşüncelerini anlayabiliyoruz. “Yayınlandığı günden bu yana birçok kesim tarafından tepkilere neden olan TIMS yapımın dizisi Muhteşem Yüzyıl'ın İngiltere'de bulunan Tudors Hanedanı'na mensup 8'inci Henry'nin hayatının anlatıldığı TUDORS dizisinin çakması olduğu ortaya çıktı.” Cümlesinden de anlaşılacağı gibi haberde hiçbir kesin belge gösterilmemiş ancak kesin yargılarla habere devam edilmiştir. Muhteşem Yüzyıl ile TUDORS’un hikayesinin ve daha bir çok şeyinin aynı olduğu söylenen haberde “iddia ediliyor” ya da “söyleniyor” gibi sözlerin kullanılması gerekirken hiç kullanılmamış, haber kesin yargılarla anlatılmıştır.Evrensel Gazetesi’nde de “RTÜK tarihi gerçekleri birebir anlatmak zorunda olmayan kurgusal bir diziyi ‘tarihe mal olmuş bir şahsiyetin mahremiyeti konusunda gerekli hassasiyet gösterilmek’ gerekçesiyle uyarmış oldu.” cümlesiyle söylediğim tarafsız haber yapma kuralına aykırıdır. Burdan, haberi yazan kişinin şahsi düşüncelerinin RTÜK’ün kararının zıttı olduğunu çıkarabiliyoruz.
Hürriyet Gazetesi’nde çıkan haberde geçen “Kanuni Sultan Süleyman’ı şehvet düşkünü olarak
göstermekle suçlanan "Muhteşem Yüzyıl" dizisinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından
tartışmalar alevlendi. Dizinin senaristi Meral Okay, belgesel çekmediklerinin altını çizdi...”
cümlesinde “suçlanan” kelimesinin kullanılması tarafsız haber yapıldığının ve bununla
birlikte güvenirliğin bir göstergesidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder