25 Mart 2013 Pazartesi

Yazı Tura


Yönetmen: Uğur Yücel
Senaryo: Uğur Yücel, 2004, dram, psikolojik
Oyuncular: Kenan İmirzalıoğlu (Hayalet Cevher) , Olgun Şimşek (Şeytan Rıdvan) , Bahri
Beyat (Cemil) , Engin Günaydın (Sencer) , Teoman Kumbaracıbaşı (Teo) , Erkan Can (Firuz),
Settar Tanrıöğen (Zeyyat) , Mizgin Kapazan (Şefika) , Levent Can (Hamit)

Güneydoğu’da, cephede, omuz omuza çatışmaya giren, farklı hayatları olan ama
askerliğin bıraktığı aynı izleri taşıyan iki gencin hikayelerinin anlatıldığı Yazı Tura, dram ve
psikolojik unsurları içeren bir film.
Şeytan Rıdvan’ın futbola olan aşkı girdiği çatışmadan sonra, mayına basıp sağ
bacağını kaybetmesiyle zorunlu sona erer. Rıdvan karakterini oynayan Olgun Şimşek,
psikolojisi bozulmuş bir gaziyi oynamıyor adeta yaşıyor ve izleyeni gerçekmişçesine
hüzünlendiriyor. Bu unsur, filme inandırıcılık katıyor. Ayrıca Rıdvan’ın annesinin,
arkadaşlarıyla olan konuşmalarının hatta vurguları ve mimiklerinin, günlük yaşantımızda
karşılaştığımız küçük hareketlerle birebir örtüşmesi, karakterlerin gerçek hayatta varolduğunu
düşündürüyor.
Rıdvan’ın sözlüsünün en yakın arkadaşıyla kaçması, bu durumun filmlerde çok fazla
kullanılmasından dolayı izleyeni çok fazla şaşırtmıyor. Aslında, zaten Yazı Tura’daki amaç
izleyiciyi şaşırtmak değil, karakterlerin mağduriyetini anlatmak olduğu için olumsuz bir bakış
açısıyla yorumlanmıyor. Şeytan Rıdvan’ın intihar sahnesinde, annesinin onu korkuyla araması
sahneye heyecan katmış.
Hayalet Cevher, askerliği bittikten sonra çiçekçi dükkanı açmak isteyen, agresif,
Rıdvan gibi askerliğinden sonra psikolojisi bozulmuş, duyma yetisini kaybetmiş, kokoin
kullanan bir adam. Cevher karakterini canlandıran Kenan İmirzalıoğlu, oynadığı Kabadayı
filminde de kokoin kullanan bir adamı canlandırmıştı. İmirzalıoğlu, kokoini o kadar gerçekçi
kullanıyor ki gerçek hayatında da kullanıyormuş imajını veriyor.
 Cevher’in babasının ve amcasının depremde enkaz altında kaldıkları sahnede ezan
sesinin kullanılması ölümü hatırlatsa da o sahne konudan uzaklaşmamak için kısa tutulmuş.
Filmin sonunda diğer filmlerde olduğu gibi, iki ana karakterin yollarının kesişmemesi
tam tersi, geçirdikleri kötü deneyim sonucunda, ikisinin de ayrı ayrı bedel ödemesi
filmi klişeden uzaklaştırmış.
Herhangi bir mesaj verme amacını taşımayan, ikisinin de psikolojisi bozulmuş, ikisi de
fiziksel zarara uğramış ama çok farklı hayatları anlatan Yazı Tura, izlenirken sanki iki ayrı
film izleniyormuş hissi veriyor.